Nobel ödülü olan ilk Müslüman ilim adamı olan Abdüsselam ,1926 yılında
Pakistan sınırları dışında kalan Jhanga’da doğdu.
Pakistanlı Fizik bilgini Abdüsselam , Pencap ve Cambridge
Üniversitelerinden matematik ve fizik dallarında birinci olarak mezun
oldu.1951 yılında hazırladığı doktora teziyle kuantum elektrodinamiğine
temel olacak bir çığır açtı. Aynı yıl Pencap Üniversitesi’ne profesör
oldu.1954 yılında Cambridge Üniversitesi’ne okutman tayin edilince ,
Pencap Üniversitesi’nden ayrıldı.
1957 yılında Londra Üniversitesi’ndeki İmperal College’e teorik fizik
profesörü olarak tayin edildi. Bundan sonra , Abdüsselam , dünya çapında
pek çok akademi, çeşitli komisyon, ilmi dernek ve ilmi heyet
üyeliklerinde bulundu.Aynı zamanda pek çok ilmi kuruluşun başkanlığına
getirildi.1970-1973 arasında Birleşmiş Milletler Üniversitesi’nin
Birleşmiş Milletler kurucu kurulu ve vakıf üyesi oldu.1971-1972 ‘de
Birleşmiş Milletler İlim ve Teknoloji Komitesi’ne başkanlık
etti.1972-1978 arasında Milletlerarası Sırfi ve Tatbiki Fizik
Birliği’nin ikinci başkanlığını yaptı.1976’ da Guthire Madalyası
Armağanı , 1978’ de Accedamia Nazionaledi XL’ nin Malteuecci Madalyası,
1978’ de Amerikan Fizik Enstitüsü’nün John Terranca Tate Madalyası ,
gene 1978’ de İngiliz Kraliyet Akademisi’nin Kraliyet nişanını
aldı.1979’da ABD Milli Eğitim Akademisi ve İtalyan Milli Lincei
Akademisi’ne yabancı üye seçildi.Aynı yıl Nobel Fizik Armağanı
verildi.Ayrıca , biri 9 Eylül 1981’de İstanbul Üniversitesi tarafından
olmak üzere , dünyanın çeşitli üniversitelerinden 15’ i aşkın fahri fen
doktorluğu payesi aldı.
Bugün bir taraftan Londra Üniversitesi İmperial College ‘de teorik fizik
profesörlüğünü (1957’den beri) sürdürürken , diğer taraftan da
Trieste’deki Milletlerarası Fizik Merkezi’nin direktörlüğünü
sürdürmektedir.
Hayatının bütün devreleri milletler arası başarılarla dolu olan Prof.
Abdüsselam , ender yetişen İslam alimlerinden birisidir.
Prof. Abdüsselam , 230’dan fazla orijinal çalışma yaptı. Bunlarda bir
kısmını , aralarında birçok Türk fizikçilerinin de bulunduğu mesai
arkadaşları ve öğrencileri ile hazırladı. Prof.Abdüsselam, bu
çalışmalarında, İslamiyet’in ilme verdiği önemi bilen ve bütün ilimlerin
kaynağı olduğuna inanan ve keşiflerini ona dayandıran bir Müslüman'dır..
Abdüsselam ve Nobel Ödülü
Prof. Abdüsselam , ilimde örnek ve takdir edilecek bir çalışma
gösterir.Müslümanların her şeyde olduğu gibi ilimde de öncü olmaları
gerektiğini savunur.Allah’ın sanatını anlama gayreti olarak ifade eder
hatta ona Nobel Armağanı kazandıran teorisini bile , ilahi sanatın bir
kısmını anlayabilme lütfüne bağlar.
Profesör Abdüsselam‘a Nobel Armağanını Kazandıran Buluş
Profesör Abdüsselam‘a Nobel armağanını kazandıran , zayıf ve
elektromagnetik kuvvetlerin birleşik alan teorisidir.Bu teori , bir
yandan öyar simetrisi prensibine, diğer yandan da simetrilerin
kendiliklerinden bozulması prensibine dayanmaktaydı. Aynı teoriyi Selam-Weinberg
teorisi adıyla tanındı.Tabiatta ilk bakışta mahiyeti itibari ile
birbirinden farklı görünen dört çeşit etkileşme görülmektedir.
Bunlar:
1-Gravitasyon etkileşimleri,
2-Elektromagnetik etkileşmeler(nötronların beta bozunumlarında olduğu
gibi),
3-Zayıf etkileşmeler(bunlar atom çekirdeklerinin yapı taşlarını bir
arada tutmaktadır).
Teorik fizikçiler 1918’den beri , bu etkileşimlerden en az ikisinin veya
hepsinin menşeinin aynı olduğunu ispat etmeye çalıştılar.Bu konuda
Çalışmalar yapan Einstein ,bu işe 35 yılını verdiği halde tatminkar ve
gözlemlere uygun düşen bir netice elde edememişti.
Einstein’ın gerçekleştiremediği bu teoriyi Profesör Abdüsselam
gerçekleştirdi:
İki ayrı tipten etkileşme aynı bir teorik model içerisinde deneylere
uygun ve tatminkar bir şekilde izah ve tasvir edilebiliyordu.Zayıf
etkileşmeler ile elektromagnetik etkileşmeler aynı bir teorik çatı
altında birleştirilebiliyordu. İşte Selam-Weinberg Teorisi’nin özü
buydu.Abdüsselam, sadece fizikteki çalışmaları ile değil ,idarecilik ve
yöneticiliği ile de örnek gösterilebilecek bir şahsiyettir.
Abdüsselam , yapmış olduğu bu çalışmalarındaki başarısını İslam’a bağlar
ve kainattaki her şeyin kusursuz olduğunu ve bunun neticesinde Allah’ın
varlığını inkar etmenin mümkün olmadığını söyler. Müslümanları
araştırmaya , akıllarını iyi bir şekilde kullanmaya çağırır. Bunun için
Bütün Müslümanları , bu gerçekler ışığında ilme gereken önemi
vermelerini ve bugünkü geri kalmış durumlarından kurtulmaları
gerektiğini söyler.
Prof. Abdüsselam , çalışkan olduğu kadar da dindardır.Başarılarında
ve dindar olmasında babasının büyük rolü olduğunu söyler.Onu bu çalışma
şevkini ve aşkını onun aşıladığını söyler.Babasının, dinine çok bağlı
olduğunu , ilme ve ilim adamlarına büyük önem verdiğini ve tutumunun
kendisi için örnek teşkil ettiğini söyler.
İlmi sahada Müslümanların öncü olmaları
gerektiğini savunur.Çünkü batılıların Müslümanları aşağıladıklarını
söyler.Bunun için Müslüman ülkelerin gelirlerinin bir kısmını ilmi
çalışmalara ayırmakla, ilmi çalışmaları desteklemekle önemli ilerlemeler
katedileceğini söyler.
Abdüsselam, Müslüman
bilim adamlarının ferdi çalışmaları bırakıp bir
birlik oluşturmalarını, bu sayede milletler arası camiada bir güç
oluşturacaklarını ve daha güzel çalışmalar yapacaklarını belirtir.Tabii
ki , bu başarılarının olabilmesi için de idarecilere büyük görev
düştüğünü söyler. Geçmişte
büyük başarılar gösteren ilim adamlarının
yanında , onları destekleyen , himaye eden idareciler olduğunu
söyler.İlmin , insanı imana götürdüğünü, yarım yamalak değil, tam ve
gerçek olarak ilim yapan kimsenin inanmadan yapamayacağını belirtir.
Direktörlüğünü yaptığı Teorik Fizik Merkezi kanalıyla çeşitli ülkelerin
özellikle gelişmekte olan ülkelerin fizikçilerine büyük imkanlar
sağlamaktadır. Bilhassa Türk fizikçilerine özel ilgi ve imkanlar oldukça
geniştir.Türk fizikçiler , yaptıkları 80 civarında orijinal çalışmayla
bu desteğe layık olduklarını göstermişlerdir.
Teorik Fizik Merkezi'nin Kurucusu
Profesör Abdüsselam milletlerarası ilmi
kuruluşlarda tesirli bir organizatör ve idareci olarak da görev yaptı.Bu
konudaki en büyük eseri ve 19 yıl kesintisiz olarak direktörlüğünü
yürüttüğü Trieste’deki Teorik Fizik Merkezi’nin kurulması hususunda
oldu.1960’ta Milletlerarası Atom Enerjisi Ajansı’nın genel konferansına
Pakistan direktörü olarak katıldı.Bu merkezin kurulması gerektiği
fikrini ilk defa ortaya attı.İlgilileri, dört sene boyunca ikna etmeye
çalıştı.1964’te merkezin kurulmasını sağladı.Bu merkez İtalyan hükümeti
ile Milletlerarası Atom Enerjisi Ajansı’nın patronajı altında kuruldu ve
direktörlüğüne Prof. Abdüsselam getirildi.
Fahri Fen Doktoru
Profesör Abdüsselam , fizik alanında
büyük hizmetler yaptı.Bunlar tek kelime ile üstün ve ödüle layık
hizmetlerdi.O fiziği, milletleri yaklaştırıp kaynaştırmada güçlü bir
faktör olarak kullanmasını bildi. Profesör Abdüsselam, kesintisiz 19
yıldır Trieste Milletlerarası Teorik Fizik Merkezi direktörlüğünü
yürütüyor. Merkez kanalı ile çeşitli ülkelerin, bilhassa gelişmekte olan
ülkelerin fizikçilerine geniş imkanlar sağlıyor. Türk
fizikçilerine yaptığı yardımlardan dolayı da İstanbul Üniversitesi, bu
hizmetlerden dolayı Prof. Abdüsselam’a 9 Eylül 1981’de Fahri Fen Doktoru
payesi vermiştir.
Ünlü Fizikçiler / Harezmi Hayatı Kısaca / Cahit Arf / Cahit Arf Kısaca / Cahit Arf Sözleri
Bilim İnsanları / Bilim İnsanları Hayatı Kısaca / Bilim Kadınları / Bilim İnsanı Nasıl Çalışır? / Aforizmalar / Bilim İnsanları Capsleri