Bilişim Suçları ve Eğitime Dair

Bilişim Suçları ve Eğitime Dair

Eğitim sistemi her geçen gün değişmekte ve geliştirmeye çalışmaktadır. Değişen her yeni sistem beraberinde iyi ve kötü kalıntılar bırakmaktadır. Genelde ilk başlayanlar deneme tahtası oluyor. Sistemlerin kısa sürede değişmesi beraberinde bir güvensizlik getirmekte olup, başarıyı da sekteye uğratmaktadır. Bakalım 4+4+4 eğitim sisteminde bizi neler bekliyor?

Teknolojinin değişimiyle yaşantımız olumlu yâda olumsuz etkileniyor. Önemli olan değişmeye ayak uydurup, yaşantımız olumlu yönde sürüklemektedir. Eğitim istendik davranış değişime olduğuna göre sistemin çıktıları olan öğrencilerden istendik davranışlar beklemekteyiz. Sistemin iyi ve kötü yönlerine zamanla değerlendirilmektedir. Bu döngü sürekli tekrar etmektedir.

Ürünün meyvelerini görünce o zaman kendimizi değerlendirebiliriz. Bunun için uzun süre beklemek zorunda değiliz. Bir öngörüde bulunacak olursak şimdiki öğrenciler davranış yönünde gitgide daha kötüye gidiyorlar. Eğitim bazında olumlu gelişmeler yaşansa da eğitim yönü için aynı görüşte değilim.

Şimdiki zamane çocuklarda sanallaştı. Gerçek dünyayla bağları koparıp sanal ortamda kendilerine roller biçiyorlar. Sosyal paylaşım siteleri insan ilişkilerini iyice yozlaştırdı. Genç yaşta insanlar hiç ağza alınmayacak hareketlerle birbirlerine eleştirmekte ve hiçbir anlam ifade etmeyen konular paylaşmaktadırlar. Bazen de olumlu bir gelişme için rahatlıkla bir araya gelip, amaç için sahiplenebilmektedirler.

Çağımızın en büyük icadı olan bilgisayarı eğitim ve öğretim dışında kullanılmamasına gereken her alanda bilimsizce kullanmaktayız. Değişime ayak uydurmak uygar insan davranışıdır. İnterneti bilgiyle ulaşım ve zamanı iyi değerlendirme alanlarında kullanabiliriz.

    Bilinçli insan interneti bilgiye ulaşma, ürettiğini paylaşma, güncel bilgileri okuma, yeri geldiğinde oyun oynama ve sosyal paylaşım sitelerini iyi kullanan insanlardır.

İnternet ortamında paylaşılan tüm konular kayıt altına alınıyor. Ne yazık ki bazı insanlar tüm paylaşımlara olumsuz yanıt vermektedirler. Facebook ve Twitter gibi bazı sitelerde acımasızca insanları eleştirip bazen hakaret, bazen de küfür eden zavallı insanlar var. Bu tür insanlar bilerek bilişim suçu işliyorlar. İnternette paylaştığın ve yazdığın ne varsa hepsinden sorumlusun. Saklandığını sanıyorsan yanılıyorsun. Nerede hangi isimle yazarsan yaz, her zaman kendini ele verirsin.

   Yanlış yaptığınız her davranışın sorumluluğunu taşımak zorundasınız. Yaptığınızın bir bedeli varsa ve olay mahkemeye taşınırsa çok ağır cezalar seni beklemektedir.

    Bilinçli olalım ve sorumluklarımızı iyi bilelim. Her doğruyu her yerde söyleyelim. İnternet ortamında özel hayata dair her bilgileri paylaşmayalım.

Her şey öğretim değildir. Bazen nerede nasıl davranacağını bilmeyen insanlar var. Öğretimin yanında toplumda, aile hayatında vb. yerlerde kişilerin nasıl davranması gerektiğini gösteren kuralların aşılanması gerekir. Bilmeyen insanlar her zaman toplum için bir zarardır. Bunlar bilerek yâda bilmeyerek herkese zarar verirler. Toplumun kara yarası olan cahilliği ortadan kaldırdık mı çoğu davranış bozuklukları kendiliğinden yok olur. Yeter ki isteyelim, yeter ki hedeflerimiz olsun. Yeter ki sorumluluklarımızı bilelim. Eğitime dair sorumluluklarımızı bilip kendimizi olumlu yönde geliştirelim.

Bu yüzden Kofüçyüs; "Bende bir yumurta var. Sende bir yumurta var. Eğer, sen bana bir yumurta verirsen, ben sana bir yumurta verirsem, yine sende bir yumurta Bende bir yumurta olur. Şayet, sende bir bilgi var. Bende bir bilgi var. Ben sana bir bilgi verirsem, sen bana bir bilgi verirsen, sende iki bilgi, Bende iki bilgi olur." diye buyuran üstün şahsiyet, büyük filozof ne güzel demiştir.

Sevgilerimle…

Yahya KARAKURT

Not: Bu yazım son zamanlarda siteye saçma sapan yazan bir asalak içindir. Sanmasın internetten saklandığını, iğnenin deliğine de girse istendikten sonra bulunur. Bunu o küçücük beyninin bir köşesine yazsın... Bir daha kendisini suçlu duruma düşürecek davranışlardan kaçınsın...