Enrico Fermi (1901 - 1954) |
Yanıt Yaz |
Yazar | |
gelisenbeyin
Yönetici gelişime dair ne varsa.. Yahya KARAKURT Kayıt Tarihi: 01-Ocak-2006 Konum: Istanbul Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 4737 |
Alıntı Cevapla
Konu: Enrico Fermi (1901 - 1954) Gönderim Zamanı: 06-Mayıs-2007 Saat 01:01 |
Enrico Fermi, 29 Eylül 1901 Roma'da doğdu, 29 Kasım 1954 Chicago'da öldü, İtalyan fizikçi. 1938 Nobel Fizik Ödülü sahibi.
Babası polis şefi Alberto Fermidir. İlk olarak dilbilgisi okuluna kaydoldu.Onun ilk matematik ve fiziğe olan yeteneğini keşfeden ve destekleyen babasının arkadaşlarından A. Amidei olmuştur. 1918'de Pisa Üniversitesinin bursunu kazandı. Pisa Universite'sinde 4 yıl kaldıktan sonra 1922'de professör Puccianti'den doktorasını aldı. Bir yıl sonra 1923'de Italyan hükümetinden burs kazandı. Ve Göttingen'de professör Max Born'la birkaç ay birlikte çalıştı. Rockefeller bursuyla 1924'de Leyden'e Paul Ehrenfest'le birlikte çalışmaya gitti. Aynı yıl Floransa üniversitesinde matematiksel fizik dersleri vermek için Italya'ya gitti. 1926'da Fermi günümüzde Fermi istatistiği olarak bilinen Pauli parçaçıklarının istatistiğini keşfetti. Bose-Einstein istatistiğine göre hareket eden bozonların tersine, bu parcacıklar fermion olarak bilinir. 1927'de Fermi, Roma üniversite'sinde teorik fizik profesörü oldu. Bu görevini 1938'de Mussolini'nin faşist diktatörlüğünden kaçıp Amerika'ya göç edinceye kadar sürdürdü (Nobel ödülünü aldıktan hemen sonra). Roma'daki ilk yıllarında kendini elektromanyetik problemlerin çözümüne ve bazı spectroskopik olayların teorik olarak açıklamasına verdi. Fakat asıl ilerlemesini çalışmalarını elektron ve atom çekirdeği üzerine yaptığı zaman gerçekleştirdi. 1934'de Beta bozonu Teorisini geliştirerek Pauli'nin radyasyon teorisi ile birleştirdi. Curie ve Joliot' un yapay radyasyonu keşfinden sonra nötron bombardımanına tutulan aşağı yukarı her elementin nükleer dönüşüme tabi olduğunu keşfetti. Bu araştırma, yavaş notronların ve nükleer füzyon'un keşfine, ayrıca o zamana kadar periyodik tabloda bilinen elementlerden farklı elementlerin bulunmasına yol açtı. 1938'de Fermi tartışmasız nötronlar konusunda en iyiydi. Bu çalışmalarına Amerika'da da devam etti. Amerika'ya varışından hemen sonra Columbia Universite'sine fizik profesörü olarak atandı. Hahn ve Strassmann'nin 1939'un başlarında füzyon'u keşfinden sonra ikincil notronların yayılma ve zincirleme reaksiyon olasılığını hesapladı. Bu çalışmalarına büyük bir istekle devam etti ve birçok deneyden sonra kontrol altındaki ilk zincirleme reaksiyonu gerçekleştirdi. Bundan sonra atom bombası yapımındaki sorunların aşılmasında önemli rol oynadı, Manhattan Projesi liderlerinden biriydi. 1944'de Fermi Amerikan vatandaşı oldu. II. Dünya Savaşından sonra 1954'de ölümüne kadar sürecek olan nükleer çalışmaları için Chicago Universite'sinden profesörlük teklifini kabul etti. Burada yoğunluğunu yüksek enerji fiziğine verdi ve pion-nucleon etkileşimi çalışmalarına öncülük etti. Yaşamının son yıllarında Fermi kozmik ışınların kaynağını araştırmakla geçirdi. Sonunda kozmik ışınların çok büyük enerji kaynakları olduğunu gösteren bir teori geliştirdi. Söz konusu tertip nötronları, termik hızlarla yavaşlatan grafit blokları ile bir araya getirilmiş uranyum içerecek şekilde Chicago Üniversitesinin bahçesinde kurulmuştur. Nötronları soğurmak ve böylece reaksiyonun hızını kontrol etmek amacıyla, atom piline kadmiyum çubuklar yerleştirildi. Kadmiyum çubuklar yavaş yavaş çekildi ve kendi kendine devam eden zincir reaksiyon gözlendi. Ferminin bu başarısı, dünyada ilk nükleer reaktörün imali ve atom çağının başlangıcı olmuştur. Fermi 53 yaşında iken kanserden öldü. Bir yıl sonra yüzüncü element keşfedildi ve kendisinin onuruna bu element fermiyum olarak adlandırıldı. Ona Nobel ödülü yavaş notronların yarattığı radyasyon ve nükleer enerji alanındaki çalışmalarından dolayı verildi. Fermi Laura Capon ile 1928'de evlendi. Giulio adında bir oğlu Nella adında bir kızı vardır. Boş zamanlarında yürümeyi, tırmanmayı ve kış sporlarını severdi. 29 kasım 1954'de Chicago'da öldü. Yayımları Fermi'nin teorik ve deneysel fiziği konu alan bir çok yayımı vardır. Bunlardan bazıları, elektronik gazların istatistiğinin hesabı ve Paul'i parçacıklarından oluşan gazları konu alan "Sulla quantizzazione del gas perfetto monoatomico", Rend. Accad. Naz. Lincei, 1935, Atomun istatistiksel modelini (Thomas-Fermi atom modeli) ve atomik özelliklerin hesaplanmasında yeni bir yaklaşımı (semiquantitative method) inceleyen Quantentheorie und Chemie, Leipzig, 1928, Über die magnetischen Momente der Atomkerne, Z. Phys., 1930, Tentativo di una teoria dei raggi ß, Ricerca Scientifica, 1933 sayılabilir. |
|
kara++kurt
Kıdemli Üye Kayıt Tarihi: 20-Mart-2007 Konum: Erzurum Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 130 |
Alıntı Cevapla Gönderim Zamanı: 06-Mayıs-2007 Saat 11:56 |
genelde hep fızık alanındaLAR
|
|
Hayat ,tesadüflerin güzel renkleriyle boyanmiş bir tablodur.
|
|
electronic_man
Moderatör Kayıt Tarihi: 08-Nisan-2007 Konum: Kütahya Aktif Durum: Aktif Değil Gönderilenler: 28 |
Alıntı Cevapla Gönderim Zamanı: 06-Mayıs-2007 Saat 14:53 |
bence bilim dallarının babası fizik olduğu için...
Onun içindir ki, hep fizik alnında daha çok buluşlar olur tabiki diğer alanlardada çok buluş vardır ama fizik alanın yerii ayrıdırrr... |
|
Yanıt Yaz |
Forum Atla | Forum İzinleri Kapalı Foruma Yeni Konu Gönderme Kapalı Forumdaki Konulara Cevap Yazma Kapalı Forumda Cevapları Silme Kapalı Forumdaki Cevapları Düzenleme Kapalı Forumda Anket Açma Kapalı Forumda Anketlerde Oy Kullanma |