Pozitif düşüncenin beyne etkisi ne kadardır?

Nasıl ki olumsuz, korku verici uyaranlar bizde stres tepkilerini tetikliyorsa, olumlu düşünceler de gevşeyerek rahatlamamıza, fizyolojik denge yani "homeostaz" durumuna geçmemizi tetikliyor. Bu denge durumu beden içindeki fizyolojik ve duygusal kararlılığı sağlıyor. Parasempatik sinir sistemimizin kontrolündeki bu denge durumu sırasında enerji birikimi ve bedenimizdeki hücre yenilenmeleri de gerçekleşiyor. Diğer bir deyişle, "genç"leşiyoruz. Tüm bu fizyolojik yanıtlar, ister istemez hastalıklara karşı bizleri daha da dayanıklı kılıyor. Çünkü stresin bağışıklık sistemine olan olumsuz etkisi pek çok çalışmayla desteklenmiş durumda. Ancak olumlu düşüncelerle gelen rahatlama hissi, stresle de savaşımda en büyük desteklerden biri oluyor. Olumlu düşüncelerin hastalıkların tedavisindeki yararını, bağışıklık sistemiyle olan bu ilgileşimle açıklayabiliriz. Olumlu düşünmenin motivasyon üzerinde de tetikleyici bir etkisi bulunuyor. Herhangi bir işe başlama, o işi tamamlama konusunda gerekli enerji ve gücü hisseden kişi, hedeflerine daha sıkı tutunuyor. Çalıştığında başaracağına inanan biri, karamsar birine oranla daha çok çabalayacağından performansı da yükseliyor. Bu nedenle de iş ya da okul başarısı yükselebiliyor. Sonuç olarak olumlu düşüncenin başta sağlığımız olmak üzere pek çok konuda büyük bir önem taşıdığının altını çizmekte fayda var.
Ancak üretkenlikten kastımız sanatsal bir üretkenlikse, o noktada çok da net yargılara varamayacağımız açık. Çünkü dünya tarihi, ağır depresyon geçirip de sanat alanında saygın pek çok yapıtın altına imza atmış büyük isimlerle dolu.

TÜBİTAK......