Şüphesiz tarih boyunca tüm insanlarda görme kusuru olmuştur. 13.
Yüzyılda gözlük ortaya çıkıncaya kadar gerek doğuştan gerekse sonradan
göz bozukluğu olan insanlar, ömürlerini böyle geçirmeye, iş yapamamaya
hatta evden dışarı çıkamamaya mahkumdular.
Aslında gözlüğün ana malzemesi olan camın
tarihi 4 500 yıl evveline kadar gidiyor. Antik dünya insanlarının optik
hakkında bilgileri olduğu, camın belirli bir formunun cisimleri
büyüttüğünü fark ettikleri biliniyor. Halta milattan önce l000 yıllarına
ait, büyüteç olarak kullanılmış cam örneklerine Girit’teki kazılarda
rastlanılmıştır. Ne var ki büyütecin cam haline gelmesi çok zaman aldı.
Gözlüğü ilk bulan kişinin kim olduğu bilinmiyor. İnsanlık tarihinin
büyük teşekkür borçlu olduğu, bu parlak buluşu gerçekleştiren kişinin
kim olduğu bütün araştırmalara rağmen hala sırrını koruyor. Bu kişinin
1250 veya 1280 yıllarında Venedik’te yaşamış olması büyük bir olasılık,
çünkü 13. Yüzyılda, Ortaçağda Venedik, İtalya’da cam üretimiyle ünlü
olan bir yerdi.
İlk gözlüklerin mercekleri konveks, yani
dışbükeydi ve sadece yakını görme problemi olanların işlerine yarıyordu.
Uzağı görme sorunu olanların derdine çare olacak konkav (içbükey)
merceklerin üretilmesi için yüzyıl geçmesi gerekecekti. Görüldüğü gibi
gözlüğün tarih içindeki gelişmesi oldukça yavaştır.
Uzağı görme sorununu yani miyopluğu düzeltecek merceklerin ancak 15.
yüzyılda yapılabilmesinin sebebi o tarihlerde, gözlüğün daha çok yakını
okuma amaçlı kullanılması, uzağı görememenin o kadar önemsenmemesi ve
içbükey merceklerin imalinin daha zor ve pahalı olmalarıydı..
Gözlük icat edildikten ancak 350 yıl sonra düşmeden yüzün ortasına
tutturulabildi. Aslında bu gözlük tarihindeki en son ve önemli buluştu.
Edward Scarlett 1730’da Londra’da sabit gözlük sapını icat etti. Saplar
kafaya göre ayarlanabildiği için gözlük burun üzerine daha az ağırlık
yapıyor, düşme tehlikesi de önlenmiş oluyordu.
Ancak tüm bu yavaş gelişmeye karşın
gözlüğün insanlığa hizmeti büyük oldu, en azından onların yaşama
bağlılıklarını arttırdı. Matbaanın icadından, basılan kitap ve gazete
sayısının artmasından sonra gözlük lüks olmaktan çıkıp tam bir ihtiyaç
oldu.
14. Yüzyıl ortalarında İtalyanlar gözlük camlarına belki şekillerindeki
benzerlikten dolayı ‘mercimek’ anlamında ‘lenticchie’ adını verdiler.
İngilizcesi de ‘lentis’ olan mercimek, yaklaşık iki yüzyıl gözlük camı
anlamında da kullanıldı. Günümüzde kullanılan ‘lens’ adının kökeni de bu
sebeple mercimeğe dayanıyor.
İlk gözlükçü dükkanı 1783’de Philadelphia’da açıldı. Francis Mc Allister
dükkanında gözlükleri bir sepetin içine yığıyor, müşteriler de bunları
tek tek deneyerek gözlerine uygun geleni alıyorlardı.
İlk güneş gözlüklerinin 1430’lu yıllarda
Çinliler tarafından kullanıldığını biliyor muydunuz? Ateşte dumanın isi
ile kararttıkları gözlükler görme kusurlarını düzeltmek için değildi.
Sanılacağı gibi Güneş’ten korunmak için de değildi. Çinliler başta
mahkemeler olmak üzere bir çok yerde gözleri görünmesin, düşünceleri göz
ifadelerinden belli olmasın diye bu koyu renkli gözlükleri takıyorlardı.
Daha sonraları İtalya’dan Çin’e numaralı gözlükler de getirildi ama
Çinliler onların da çoğunu iste kararttılar.
Gözlük nasıl ortaya çıktı?
Görme bozukluğunu giderme amaçlı
gözlüklerin ise, 12 yy. sonları ve 13. yy başında cam endüstrisi
gelişmiş olan Venedik’te kullanıldığı, bugünkü kullanım şekline
en yakın halinin İngiliz bilim insanı ve filozof Roger Bacon tarafından
yapıldığı bilinmektedir.
Projeler / İcatlar / Bilimsel Proje / Bilimsel Araştırma Nedir? / Bilimsel Proje Hazırlama / Bilimsel Proje Aşamaları / Proje Üretmek İçin Öneriler
Nesnelerin İnterneti /
Yapay Zeka /
Sensör Teknolojileri /
Biyotaklit /
Yenilebilir Enerji /
Biyoçeşitlilik /
Enerjinin Dönüşümü /
Steam
/
Akıllı Ürünler