Günümüzde son zamanlarda ağızlarda sakız olan bir kelime var ki
düşüncesi bile insanı güldürmeye yetiyor…
İcatlar, buluşlar ve mucitlerden bahsederken ister istemez bu kelimeyi
duyuyorsun… Yürüyen uçak, insan için yeni bir kavram ve hayata
çılgınca bir bakış açısıdır…
İnsanlara ilham veren ve onları yönlendiren binlerce icat varken neden
yürüyen uçak? O da tam bir muamma…
Dünyada ve ülkemizde yeniliklerin yayılma hızı da baş döndürücü
seviyededir. Öyle ki yeni bir icat yerleşmeden daha yenisi
çıkabilmektedir. Üstelik ucuz ve daha yeni olabilmektedir. İlk
üretildiğinde yanına yaklaşılmayan teknolojilerin aksine hızla ucuzladı
ve halk tabanına kadar indi. Rahatlıkla herkes kullanabilmektedir.
“Bir kelebeğin kanat çırpmaları bile belli bir süre sonra
atmosferin durumunu tümden değiştirebilir” Edward Lorenz
Bilimsel araştırma ve geliştirme alanında insanoğlu kendini yenilerek
hem yeni fikirler buldu hem de insanın yaşam standartlarını yukarı
çekebildi. İlk icatlar kar topunun kendi etrafında
ilk yuvarlanışı
olarak tanımlanabilir. Daha sonra o kar topu çok kısa bir süre
içerisinde büyüyerek bir çığa dönüştü. Hayatımızın hemen her alanını
dahil oldu.
İnternet insanlığın yaptığı en büyük devrimlerden biridir. Sessiz
sedasız hayatımızda vazgeçilmez yerini aldı. Günümüzde kimimiz en etkin
şekilde kullanmaya başlarken, kimimiz de uzak durmaya çalışmaktayız..
Daha ne kadar uza durabileceksek… Özellikle sosyal medya insanları daha
da etkiledi…
Her geçen gün ortaya çıkan yenilikler daha gerçekleşmeden, düşüncedeyken
yanında getirdiği sorunları tartışır olduk. Günümüzde özelikle
bilgisayar başından kalkmayan çocuklar, asosyalleşme sorunları
gündemimizin başında yer almaya başladı bile.
Fikir üretme ve yeniliklere uygun bir toplum olmak için her zaman icat
çıkarmaya, farklı bakmaya, yeni fikirler üretmek zorundayız… Üretelim ki
daha üst yerlerde olabilelim…
Üretebilmek, farklı bir kültür ve anlayış
gerektirir. Bu farklı kültür ve anlayış, geniş bir vizyona sahip,
değişime ve gelişmeye açık bireylerle oluşturulabilir.
İcat çıkarmak, farklılaştırmaktır. Farklılaştırmak için farklı görmeyi
öğrenmek gerekir.
“Farklı görmek”
dünyaya, yapılana ve yapılacak işe bakışı
sorgulamayı öğrenmektir.
“Uçan arabaların hayatımıza girmesine daha çok var mı?”, “yataktan okula
ışınlanmayı bulmak bu kadar mı zor mu?" Uzayda yaşam var mı? Ufolar
gerçekten var mı? Nano teknoloji hayatımızı nasıl etkileyecek?
İnovasyonlar
hayatımızı daha ne kadar geliştirebilir? gibi bir çok soru sorabiliriz…
“Çılgın bir mucit olsaydınız ne icat etmek isterdiniz?” Kim bilir şimdi
aklınıza ne gibi fikirler geldi...
Mr cihazı gibi daha gelişmiş tanı koyabilen ve anında tedavi edebilen
robot doktor ve yine tedavi veya alım sonrası anında sigara bırakma ve
kanser ilacı, clean tuşu ile istemediğin anıları silebileceğin beyin
programı,ütüyü tarihe gömecek deterjan, kesin çözüm ve tek kullanımlık
güzellik kremleri ,olduğu gibi kolay taşınabilen evler ,bilgiyi beyne
yükleyebileceğin diskler...
Bizler de Mucit Olabiliriz!
Yahya Karakurt / Eğitimci- Yazar / Diğer Yazıları / Karakter Eğitimi / İnovatif Düşünebilmek / Hayal Gücünün Tavanı Var Mıdır? / Akıllı Geleceğimiz