Ramazanla birlikte farkındalığımızı daha da artırdık. Kuran’la hemhal
olduk. Anlamaya çalıştık, ibadetlerimizi huşu içerisinde elimizden
geldiğince yaptık. Bol bol dua ettik. Daha güzel yarınlar için Yaratana
yalvardık. Sayılı günler çabuk geçti ve bayram arifesindeyiz.
Bayram bir sevinç ve neşe günüdür. Yüce duyguların coştuğu, sevgi ve
saygı, hislerinin müminler arasında alabildiğine canlandığı güzel
günlerden biridir.
Bayram insanları kaynaştırıp bir araya
getiren en güzel vesilelerden biridir. Öyle ki, bayramda şahlanan
yardımlaşma ve hediyeleşme ruhu yalnızca hayatta olanlara bağlı kalmaz,
dünyadan gidip kabirlerinde bir Fatiha bekleyenlere kadar uzanır.
Onların bu dileğini yerine getirmek için müminler bayramda kabirleri
ziyaret ederler; ruhlarına Kur'ân'lar, Fatihalar ve dualar okuyarak
onları da sevindirirler.
Ramazan gibi faziletli bir ayın son günlerinden bayrama doğru giderken,
ramazanı geride bırakmanın acı bir
hüznü var yüreğimizde…
Sevgili Peygamberimiz bir Şaban ayının sonunda Ramazan ayına girerken
ashabına hitap ederek
Ramazan ayının kutsiyet ve faziletini
şöyle belirtmiştir:
- Ey insanlar! Yüce ve mübarek bir ayın gölgesi üzerinize bastı.
O ayda bir gece vardır ki bin aydan daha hayırlıdır.
Allah o ayda oruç tutmayı farz kıldı. Geceleyin ibadet yapmayı (teravih
namazı kılmayı) nafile kıldı.
O ayda bir hayır işleyen kimse diğer aylarda bir farz işlemiş gibi olur.
O ayda bir farz işleyen ise diğer aylarda
yetmiş farz işlemiş gibi sevap alır.
O, sabır ayıdır. Sabrın karşılığı ise cennettir.
O, yardımlaşma ayıdır.
O ayda müminin rızkı bollaştırılır.
O ayda kim bir oruçluyu iftar ettirirse bu, günahlarının bağışlanmasına
ve cehennemden kurtulmasına sebep olur. Aynı zamanda oruçlunun sevabı
kadar sevap verilir. Oruçlunun sevabından da hiç bir şey noksanlaşmaz.
Ashab:
- Yâ Rasûlullah! Hepimiz oruçluyu iftar ettirecek bir şey bulamıyoruz"
deyince Resulullah (s.a.v.) Allah bu sevabı oruçluyu kuru bir hurma ile
veya bir yudum su ile ya da bir yudum süt kaşığı ile iftar ettirene de
verir.
O öyle bir aydır ki evveli rahmet, ortası mağfiret ve sonu cehennem
ateşinden kurtuluştur.
O ayda köle ve hizmetçilerin yükünü hafifleten kimseyi Allah bağışlar ve
cehennem ateşinden kurtarır.
Ramazan ayında şu dört şeyi çokça
yapınız. Bunlardan ikisini yapmakla Rabbinizi razı edersiniz, diğer
ikisini yapmaktan da müstağni sayılmazsınız. Rabbinizi razı edeceğiniz
iki haslet şunlardır:
a- Allah´tan başka hiç bir ilah olmadığına şehâdet getirmek.
b- Allah´ı anıp istiğfar etmek.
Müstağni olmadığınız iki haslete gelince:
a- Allah´tan cenneti istersiniz.
b- Cehennemden O´na sığınırsınız.
Kim bir oruçluya su verirse, Allah da ona
havzımdan öyle bir şerbet verir ki, artık cennete girinceye kadar hiç
susamaz."
Görüldüğü gibi Ramazan ayı çok faziletli ve kutsî bir aydır. Ona bu
fazilet ve kutsiyeti kazandıran şey hiç şüphesiz ki o ay içerisinde
inmeye başlayan yüce kitabımız Kuran-ı Kerim’dir.
RAMAZAN BAYRAMI KUTLU OLSUN!
Bayram sabahları, bayram namazı, kabristan ziyareti ile başlar bayram
sofrası ile devam ederdi.
Bayramlar, dargınlıkların unutulduğu, insanların barıştığı, kardeşçe
kucaklaştığı günlerdir. Bayramlar, milli ve dini duyguların, inançların,
örf ve adetlerin uygulandığı bir toplumda millet olma şuurunun
şekillendiği, kuvvetlendiği günlerdir.
Bayramlar, insanlar arasındaki karşılıklı sevgi ve saygının
perçinlendiği günlerdir.
BU DUYGULAR İÇİNDE BÜTÜN İSLAM ÂLEMİNİN RAMAZAN BAYRAMINI EN KALBİ
DUYGULARIM İLE KUTLUYORUM. NİCE GÜZEL BAYRAMLARA…
Yahya
KARAKURT/ Eğitimci -Yazar /
Ramazan Bayramını Yaşamak /
Teravih Namazı Nasıl Kılınır? /
Ramazan Bayramı Kutlu Olsun!
İslami Bilgiler / Regaip Kandili / Berat Kandili / Kadir Gecesi / Ramazanın Önemi / Miraç Kandili / Mevlid Kandili / Ey Oruç Tut Bizi!
Bilim İnsanları / Ünlü Yazarlar / Ünlü Ressamlar / Ünlü Müzisyenler / Türk Büyükleri / Türk Bilim İnsanları / Ünlü Matematikçiler / Ünlü Fizikçiler