İnovasyon: İnovasyon
(yenilikçilik-yenilik) kavram olarak, hem bir süreci (yenilemeyi /
yenilenmeyi) hem de bir sonucu (yeniliği) ifade eder.
İnovasyon daha
çok sıkıntıları giderme konusundan odaklanarak var olan bizi rahatsız
eden sorunlara çözüm bulmakta olabilir. İnovasyon bir buluş
değildir. Daha çok günümüzde var olan bir
ürün, hizmeti ele alıp ürüne yeni etkin özellikler katıp yeniden
insanlığın hizmetine sunmaktır. Bu aşamada önemli olan değişen yeni
özelliğin etkin olmasıdır.Özgün bir özellik katmasıdır.
İnovasyon Nedir?
En basit tanımıyla inovasyon, farklı, değişik, yeni fikirler geliştirmek
ve bunları uygulamaktır. Bu fikirler,
daha önce çözülmemiş sorunları çözmek veya daha önce karşılanmayan
ihtiyaçlara cevap vermek amacıyla geliştirilebilir. Ya da zaten var olan
pek çok ürün ve hizmeti daha güzel, daha kullanışlı, daha çok insanın
işine yarayacak hale getirmeyi amaçlayabilir. Bu fikirlerin hayata
geçirilmesi ve ortaya ürün, hizmet veya iş yapış yöntemlerinin
çıkarılmasıyla ve ardından bu ürün ve hizmetlerin satılmaya veya iş
yapış yöntemlerinin uygulanmaya başlanmasıyla
inovasyon yapılmış olur.
İnovasyon süreci, bilginin ekonomik ve
toplumsal faydaya dönüştürülmesi olarak tanımlanır. Bu nedenle de
teknik, ekonomik ve sosyal süreçlerin oluşturduğu bir bütündür.
Bireylerde ve toplumda değişime olan istek, yeniliğe açıklık ve
girişimcilik ruhuyla özdeşleşen bir kültür gerektirir. İnovatif düşünce
kültürüne sahip bireyler yeni fikirler ortaya çıkarırlar.
İnovasyon Örnekleri
Bir firma, yıkandığında buruşmayan, dolayısıyla da ütü
gerektirmeyen kumaş geliştirip, üretir ve satarsa inovasyon
(ürün İnovasyonu) yapmış olur. Başka bir firmanın daha iri,
bol ürün veren, hastalıklara dayanıklı domates üretmek için
domates tohumlarını geliştirmesi de inovasyondur. Diğer bir
firmanın, insan sağlığı için yararlı bir yağ olan Omega 3
içeren yumurtalar üretmesi ve bunları çocukların ilgisini
çekecek ve onları yumurta yemeğe özendirecek şekilde güzel
paketler içinde satması da bir inovasyondur. Ya da bir
hastane, hastalarının tahlil sonuçlarını İnternet’ten
görebilmelerini sağlıyorsa, o da inovasyon yapmış olur.
İnovasyon Neden Önemlidir?
Yukarıdaki örneklerde bahsettiğimiz, hasta tahlil sonuçlarını
İnternet’ten veren hastane, buruşmayan kumaşı, verimli domates
tohumlarını ve Omega 3’lü yumurtaları üretip satan firmalar diğer
hastanelere ve firmalara göre rekabet avantajı kazanırlar. Yani bu
tür hizmet ve ürünlerin alıcıları ve kullanıcıları, rakip konumdaki
diğer hastanelerin ve firmaların yerine bu hastaneyi ve firmaları
tercih ederler. Dolayısıyla bu hastane ve firmalar daha çok müşteri
çeker; daha çok ürün satar ve daha büyük gelir elde ederler. Böylece
daha hızlı büyürler; daha çok insana iş imkanı sağlarlar. Ürünlerini
iç pazarda satmakla yetinmeyip ihraç da ederler. Bu da işlerini daha
da büyütmeleri ve kendi ülkelerinin kalkınmasına ve gelişmesine
büyük katkı sağlamaları anlamına gelir.
Bu nedenle, inovasyon yapan firmaların, hastanelerin, restoranların,
marketlerin, otellerin, bankaların...vb. (yani işletmelerin)
bulunduğu ülkelerde işsizlik azalır; kişilerin kazançları artar;
herkes daha iyi şartlarda yaşamaya başlar. Bir ülkede ne kadar çok
inovasyon yapan işletme varsa, o ülkenin insanlarının yaşam kalitesi
ve refahı o kadar artar: İnsanlar çok daha iyi şartlarda yaşar; çok
daha iyi hizmetlerden yararlanır ve çok daha yüksek gelirler elde
ederler. Aynı zamanda ülkenin de rekabet gücü artar. Bunun anlamı
ise, o ülkenin diğer ülkelere göre daha güçlü bir konuma
yükselmesidir. Hepimizin arzusu ve isteği, herkesin daha iyi
şartlarda yaşaması, ülkemizin ve toplumumuzun kalkınıp gelişmesi
olduğuna göre, bize bu kapıları açacak anahtar inovasyondur.
Örnek: Finlandiya Başarısını İnovasyona Borçlu
Dünya Ekonomik Forumu’nun yaptığı rekabetçilik araştırmalarına göre
son yılların rekabet gücü en yüksek ülkesi Finlandiya.
Ülke, inovasyona yaptığı yatırımla, güçlü bir ekonomi ve yaşam
seviyesi yüksek bir toplum yaratmayı başardı. Fin hükümeti, yaklaşık
20 yılı önce inovasyona büyük kaynaklar ayırmaya ve inovasyonu
teşvik eden bir ortam yaratmaya başladı. Bu yatırımlar, ekonomik
durgunluk dönemlerinde bile azalmadı. 1990’ların başında yaşanan ve
işsizliği yüzde 20’lere tırmandıran krizin etkileri de bu sayede
hızla atlatıldı. Krizden hemen sonra kapsamlı bir ulusal eğitim ve
araştırma programı başlatıldı. Bu programın bir gereği olarak
üniversiteler ve şirketler arasında güçlü bir ağ kuruldu. Böylelikle
ormancılığa ve tarıma dayanan ekonomi, yerini hızla sanayiye dayalı
ekonomiye, ardından da inovasyon ekonomisine bıraktı. 2000’li
yıllarda, bilişim teknolojileri sektörü Finlandiya ekonomisinin
itici gücü haline geldi.
Bunun yanında, metal ve mühendislik sektörleri ile orman ürünleri
sanayinde de inovasyona dayalı rekabetçilik devlet tarafından
desteklenmeye devam etti. Sonuçta, 1985’lerde 10.470 Dolar olan kişi
başına düşen milli gelir, 2004’de 29.000 Dolar’a ulaştı.
İnovasyon Çeşitleri, İnovasyon Türleri, İnovasyon Çeşitleri ve Örnekleri Devamı için tıklayınız...
İşletmelerin rekabet avantajlarını koruyabilmeleri için sürekli olarak inovasyon yapmaları Devamı için tıklayınız...
İnovasyon Ürünleri, Ürün İnovasyonu, Ürün İnovasyonu Örnekleri Devamı için tıklayınız...