Biyotaklit Nedir?
İnsanların doğada bulunan sistemleri taklit ederek veya bunlardan ilham
alarak insanların problemlerine çözüm getirmeyi amaçlayan özellikle
nanoteknoloji, robot teknolojisi,
yapay zeka, biyomedikal endüstri ve
askeri donanım gibi alanlarda kullanılmak üzere mühendislik yaklaşımları
ile geliştirdikleri malzeme, alet, mekanizma ve sistemlerin tümünü
inceleyen bilim dalıdır.
Kelime anlamı biyolojik taklit olan biyomimetik,doğada olup biten tüm
olayların bir taklidini,bir kopyasını teknoloji kullanarak makineleşmeye
aktarılmasını konu edinmiştir.Kısacası doğanın taklit edilmesine
biyomimetik denir.
Biyomimetik, insanların doğada bulunan sistemleri taklit ederek
yaptıkları maddelerin, aletlerin, mekanizma ve sistemlerin tümünü ifade
eden bir terimdir.
Doğadaki tasarımlar örnek alınarak yapılan aletlere, özellikle nanoteknoloji, robot teknolojisi, yapay zeka (AI), tıbbi endüstri ve
askeri donanım gibi alanlarda kullanılmak için gerek duyulmaktadır.
Biyomimikri, ilk defa Montanalı bir yazar ve bilim gözlemcisi olan
Janine M. benyus tarafından ortaya atılmış bir kavramdır.
Türkçe karşılığı "biyotaklit" olan bu kavram, daha sonra pek çok kişi
tarafından yorumlanmış ve uygulamaya geçirilmiştir. Biyomimikri hakkında
yapılan yorumlardan biri şöyledir:
Biyomimikrinin ana teması doğadan
model, ölçü ve akıl olarak öğrenecek çok şeyimiz olduğudur. Bu
araştırmacıların ortak noktası, doğadaki tasarıma saygı göstermeleri ve
insanların karşılaştıkları problemlerin çözümünde bunları kullanarak
ilham almalarıdır.
Ürün kalitesini ve verimini artırmada doğadan faydalanan şirketlerden
biri olan Interface'in ürün stratejisti David Oakley de biyotaklit
konusunda şunları söyler:
Doğa, benim iş ve tasarım konularında akıl hocam, yaşam tarzım
için bir model. Doğanın sistemi milyonlarca senedir çalışıyor…
Biyotaklit, doğadan öğrenmenin bir yoludur.
Nitekim
bilim adamları hızla yaygınlaşan bu fikri benimsemişler,
önlerindeki benzersiz ve kusursuz modelleri örnek alarak çalışmalarına
hız kazandırmışlardır. Özellikle endüstri alanında doğadaki gibi uygun
hammaddeler ve ekonomik sistemler geliştirmeyi amaçlayan bilim adamları
ve araştırmacılar, şimdi el birliğiyle doğayı nasıl taklit edeceklerinin
yollarını araştırmaktadırlar.
Doğadaki tasarımlar en az malzeme ve enerji ile en fazla verim almaları,
kendi kendilerini onarma özellikleri,
geri-dönüşümlü
ve doğa-dostu olmaları, sessiz çalışmaları, estetik, dayanıklı ve uzun
ömürlü olmaları bakımından teknolojik çalışmalara örnek teşkil ederler.
High Country News adlı bir gazetede biyomimetik bilimsel bir hareket
olarak tanımlanmış ve şöyle bir yorum yapılmıştır:
Doğal sistemleri model alarak, bugün kullandığımızdan çok daha uzun
süreli teknolojiler oluşturabiliriz.
Biomimicry adlı kitabın yazarı Janine M. Benyus ise, doğada gördüğü
mükemmellikler üzerinde düşünerek, doğadaki modellerin taklit edilmesi
gerektiğine inanmıştır. Onu böyle bir yaklaşımı savunmaya yönelten
örneklerden bazıları şunlardır:
Biyotaklit Örnekleri
•Arı kuşlarının 10 gramdan daha az
bir yakıtla Meksika Körfezi'ni geçebilmeleri,
•Yusufçukların en iyi
helikopterlerden bile daha iyi manevra yapabilmeleri,
•Termit kulelerinde bulunan
iklimlendirme ve havalandırma sistemlerinin, donanım ve enerji sarfiyatı
bakımından insanların yaptıklarından çok daha üstün olmaları,
•Yarasanın çok-frekanslı
ileticisinin, insanların yaptığı radarlardan daha verimli ve duyarlı
çalışması, Işık saçan alglerin vücut fenerlerini aydınlatmak için
çeşitli kimyasalları bir araya getirmeleri,
•Kutup balıkları ve kurbağaların
donduktan sonra yeniden hayata dönmeleri ve organlarının buz nedeniyle
hasara uğramaması,
•Bukalemunun ve mürekkep
balığının, bulundukları ortamla tam bir uyum içinde olacakları şekilde
derilerinin renklerini, desenlerini anında değiştirmeleri,
•Arıların, kaplumbağaların ve
kuşların haritaları olmadan uzun mesafeli uçuşlar yapabilmeleri,
•Balinaların ve penguenlerin
oksijen tüpü kullanmadan dalmaları,
•DNA sarmalının bilgi depolama
kapasitesi,
•Yaprakların fotosentez işlemi
ile, yılda 300 milyar ton şeker üretimi yaparak dünyanın en büyük
kimyasal işlemini gerçekleştirmesi...
Yukarıda sadece birkaç
örneğine yer verdiğimiz doğadaki hayranlık
uyandıran bu gibi mekanizma ve tasarımlar, teknolojinin birçok alanını
zenginleştirme potansiyeline sahiptir. Bilgi birikimimizin artması ve
teknolojik imkanların gelişmesi ile birlikte bu potansiyel her geçen gün
daha da ortaya çıkmaktadır.
Örneğin 19. yüzyılda doğanın taklidi sadece estetik açıdan uygulama
sahasına sahipti. Dönemin
ressam ve mimarları doğadaki güzelliklerden
etkilenmiş, yaptıkları eserlerde bu yapıların dış görünüşlerini örnek
almışlardı. Ama doğadaki tasarımların olağanüstülüğünün ve bunların
taklidinin insanlar için fayda sağlayacağının anlaşılması, ancak doğal
mekanizmaların moleküler seviyede incelenmesiyle başlamıştır. Çünkü
doğadaki kusursuz düzen, detaya inildikçe daha da şaşırtıcı bir boyut
kazanmaktadır.
Biyomimetikle ortaya çıkan malzeme ve aletler gelecekte de
kullanılabilecek yapıdadır: Yeni solar hücreler, gelişmiş robotlar ve
uzay gemilerinin malzemeleri gibi... Bu bakımdan doğadaki tasarımlar çok
ileri bir teknolojiye ufuk açmaktadır.
Biyotaklit sunusu için tıklayınız.... / Biyotaklit Örnekleri Teknoloji Tasarım / Biyotaklit Projeleri / Biyotaklit Örnekleri Video
Doğadan Tasarıma Nedir? / Biyotaklit Örnekleri / Akıllı Ürünler / Yapay Zeka / Yenilebilir Enerji / Enerjinin Dönüşümü / Yapay Zeka / Sensör Teknolojileri